Hastalıklı Hücreler

               Benim için özellikle görsel sanatlarda geçerli olan bir fenomenle açayım bu yazıyı. İşlerin kalitesine ve başarısına bağlı olmaksızın, bazısı var ki ilk görüşte hayranlık uyandırıyor, ancak zaman geçip eseri içselleştirmeye başlayınca etrafa saçtığı o ışıltı bir nefeste yok oluyor. Bazısı için de tam tersi geçerli. Emily Barletta'nın eserlerini yaklaşık bir yıl önce keşfettiğimde duyduğum coşkunun ömrü herhalde bir on dakikayla sınırlı kaldı. Katil ben. Gel gelelim 2014'ün Temmuz ayında Barletta'yla tekrar karşılaştık; bu seferki coşkum geçecek gibi değil.

Barletta'nın favorim olan eseri: Untitled (water) / İsimsiz (su)

               Barletta'nin eserleri kadar, yaşam öyküsü ve bunun sanatına etkisi de kendisini sevmeniz için bir neden. 12 yaşında Scheuermann hastalığı teşhisi konulan sanatçı, ergenliğini ameliyatlar, fiziksel acı ve duygusal izolasyonla çevrelenmiş bir şekilde geçirir. Yaşadığı travmayı, yeni yeni tanıştığı ve gelecekte muazzam bir şekilde evrilip rengarenk ama minimal bir form kazacak olan sanatıyla hafifletir. Sanata rahatsızlığı sebebiyle yönelmediğini bir çok röportajında vurgulayan Barletta, 'Yaşadıklarımı tecrübe etmemiş olsaydım, yine de sanat yapıyor olurdum. Ancak ortaya nasıl bir şey çıkardı bilmiyorum.' diyor. Barletta'nın bu sözleriyle varacağım nokta şu: Yukarıda gördüğünüz ve aşağıda göreceğiniz işlerden bazıları, sanatçının rahatsızlığı nedeniyle sürekli olarak vücudunun farkında olması ve kan, iç organlar, damarlar, hücreler ve vücut fonksiyonlarına zihninde fazlaca yer vermesi sonucunda, hayalgücünün hastalıklı hücreleri nasıl canlandırdığının resmidir. Barletta bu çalışmalarında geleneksel tığ işine bambaşka bir perspektiften yaklaşıyor:

Horizon - detay

                Yukarıdakiler Barletta'nın görece eski eserleriydi. Sanatçının güncel eserleri üç boyutlu anatomik yapılar değil, iki boyutlu, kağıt üzerine işlenmiş doku çalışmaları. Gerçekten hepsi birbirinden güzel, o yüzden benim seçtiklerim size yeterli gelmeyecektir. Buradan geri kalanına göz atın kesinlikle.